Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Birleşmiş Milletler (BM) Barış Gücü’nün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) topraklarında Pile-Yiğitler yolunun yapımına müdahalesine tepki göstererek, "BM’nin, tarafsızlığını bu olayda yitirdiğine inanıyoruz. KKTC’nin haklı pozisyonunu sonuna kadar destekliyoruz." dedi.
Bakan Fidan, Bulgaristan Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Mariya Gabriel ile Dışişleri Bakanlığındaki görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu. Pile’de bulunan Rum nüfusa yönelik Rum tarafından yapılan yolun hiçbir zaman için BM'nin engellemesine ve kınamasına tabi olmadığını vurgulayan Fidan, "Ama aynısı Türk tarafına olunca birdenbire Birleşmiş Milletler’in ve adadaki görevlilerin Birleşmiş Milletler görevlisi rolünü bırakıp birer şahin edasıyla bu insani yol projesini engelleme yönünde ciddi adımlar attığını görüyoruz." ifadelerini kullandı. Fidan, bu durumun, 18 Ağustos'ta istenmeyen olayların yaşanmasına sebep olduğunu belirterek, BM'nin Kıbrıs'taki sivil ve askeri varlığının kendi içinde bir koordinasyonsuzluk içinde olduğunu gözlemlediklerini söyledi. Bakan Fidan, şunları kaydetti: "Çünkü özellikle sivil temsilci ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yetkilileri arasında uzun süredir devam eden görüşmeler var. Bu görüşmeler uzun zamandır devam etmekte. Onlara bu yolun ne zaman yapılacağı bildirilmiş olmakta. Buna rağmen hiç alışılmadık bir şekilde tartışmalı bölgeye birdenbire teamüllere aykırı şekilde BM araçlarının yığılması, hoş karşıladığımız bir tavır değil. Biz bu hareketle Birleşmiş Milletler'in, tarafsızlığını bu olayda yitirdiğine inanıyoruz. Bu konudaki çalışmalarımız devam edecek. KKTC’nin bu konudaki haklı pozisyonunu sonuna kadar destekliyoruz." Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) üyeliği sürecine de değinen Fidan, bunun "AB'nin küresel aktör olma" konumunu pekiştireceğini değerlendirdiklerini ancak bu konunun AB üye ülkeleri tarafından bu şekilde görülmediğini ve tercih edilmediğini dile getirdi. Bakan Fidan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu konunun altını çizdiğini ve bu girişimi hatırlattığını vurgulayarak, "(Türkiye'nin AB üyeliği) Hem AB hem de bölgemize yeni fırsatlar sunmakta. Yeni fırsat penceresinin, kapanmadan Avrupa Birliği yetkilileri tarafından, Avrupalı liderler tarafından kullanılmasını tavsiye ediyorum." ifadelerini kullandı.